Şu an buradasınız: Yazar > Suyuti - Abdurrahman b. Ebu Bekr b. Muhammed | Yazar No : Y- 225 |
Yazar Detayı | Yazar No : Y- 225 |
|
![]() |
Yazara ait | Kitaplar | E-Kitaplar | Makaleler | Şiirler | Hikayeler | Fetvalar |
Yazar Hakkındaki | Tanıtım Kitapları | Tanıtım Makaleleri |
Yazarın E-Kitapları | |||||||||||
|
Yazarın Makaleleri | |||||
|
Yazarın Şiirleri | ||
Yazarın Hikayeleri | ||
Yazarın Fetvaları | |||||
|
Yazar Hakkındaki Tanıtım Kitapları | |||||
|
Hayat Hikayesi |
1 Receb 849’da (3 Ekim 1445) Kahire’de doğdu. Tahsil hayatına Kur’an öğrenerek başlayan Süyûtî, Cemmâilî’nin Umdetü’l-ahkâm’ını, Nevevî’nin Minhâcü’t-tâlibîn’ini, İbn Mâlik’in el-Elfiyye’sini ve Beyzâvî’nin Minhâcü’l-vüsûl’ünü ezberledi. 864’te (1460) Sâlih b. Ömer el-Bulkinî, Yahyâ b. Muhammed el-Münâvî gibi hocalara ilk üç kitabı arzetti; iki yıl sonra da Şemseddin es-Sîrâmî’den Arapça okutmak için icâzet aldı. Süyûtî 869’daki (1465) hac yolculuğu dışında Mısır’dan hiç ayrılmadı. Dâvûdî’ye dayanarak 873’te (1469) ikinci defa hacca gittiği söylenirse de (Sartain, s. 40) başka kaynaklarda böyle bir bilgi yoktur. Hac yolculuğu ve Mekke’deki ikameti sırasında geçen olayları, karşılaştığı hocaları ve çeşitli edebî konuları en-Nahletü’z-zekiyye fi’r-rihleti’l-Mekkiyye ve en-Nefhatü’l-miskiyye ve’t-tuhfetü’l-Mekkiyye adlı eserlerinde anlattı. 875’te (1470) Berkuk Türbesi şeyhliği yapan Süyûtî, 1486-1500 yıllarında dönemin en büyük hankahı olan Baybarsiyye Hankahı şeyhliğine getirildi. Bu görevinin son yılları devlet idarecileriyle ilişkileri açısından sıkıntılı geçti. Bu konudaki görüşlerini ifade etmek için Mâ ravâhü’l-esâtîn fî ademi’l-mecî ile’s-selâtîn ve er-Risâletü’s-sultâniyye gibi eserlerini kaleme aldı (Abdülkadir eş-Şâzelî, s. 159-164). Özellikle büyük dedesi Hümâmüddin’in etkisiyle tasavvufa meyletti. Başında bulunduğu hankahın imkânlarının sûfîlikle ilgisi olmayan kişilerce kötüye kullanılmasını engellemek için birtakım girişimlerde bulundu. Süyûtî, hayatının son beş yılını inzivada geçirdiği Nil üzerindeki Ravza adasında 19 Cemâziyelevvel 911’de (18 Ekim 1505) vefat etti ve babasının Bâbülkarâfe dışında bulunan kabrinin yanına defnedildi. Annesi tarafından üzerine küçük bir türbe yaptırılan ve zamanla ziyaretgâh durumuna gelen kabrinin etrafı 945 (1538) yılında düzenlendi. Asyût’ta Süyûtî’ye nisbet edilen kabir muhtemelen kendisinin bir ziyaretgâh olduğunu söylediği (et-Tehaddüs, s. 5) dedesi Hümâmüddin’e aittir. Süyûtî’nin çağdaşlarıyla girdiği tartışmalar meşhurdur. Onun en meşhur muhalifleri, çağdaşları hakkındaki övgü ve yergilerinde çoğu zaman aşırıya kaçan hadis âlimi Şemseddin es-Sehâvî, Hanefi fakihi İbnü’l-Kerekî, Muhammed b. Abdülmün‘im el-Cevcerî, Şemseddin el-Bânî ve Buhârî şârihi Ahmed b. Muhammed el-Kastallânî’dir. Sehâvî, Süyûtî’nin Mahmûdiyye Kütüphanesi’ni çok iyi bildiğini ve çok çabuk eser telif ettiğini söyler. Süyûtî de Mahmûdiyye Kütüphanesi’nden istifade ettiğini (et-Tehaddüs, s. 165) ve İbn Hacer’in yaptığı bu kütüphanedeki 4000 kitaba ait alfabetik fihristi (DİA, XIX, 515) gördüğünü söylemekte (el-Kâvî, II, 950), hatta vakfiyesine aykırı olduğu halde buradan dışarıya kitap çıkardığı bilinmektedir. Süyûtî bunu meşrû göstermek için Bezlü’l-mechûd fî hizâneti Mahmûd adıyla bir risâle telif etmiştir (nşr. Fuâd Seyyid, MMMA, IV/1 [1958], s. 125-136). Kendisi çok kolay kitap yazmasının sebebini açıklarken eserlerin muhtevasını iyi tanıdığını, hangi bilgiyi nereden elde edeceğini bildiğini söylemiş; nitekim Hüsnü’l-muhâđara, el-Câmiu’s-sağir, Buğyetü’l-vuât, el-İtkan ve diğer birçok eserinde kaynakları zikretmiş, hatta et-Tarîf bi-âdâbi’t-telîf, el-Fârik beyne’l-musannif ve’s-sârik gibi risâleler yazmıştır. İntihal hususunda kesin bir hükme varabilmek için bir yandan o dönemin telif tarzının dikkate alınması (bu konuda bir açıklama için bk. Şevkânî, I, 333), bir yandan da Süyûtî’nin eserleriyle başka müelliflere ait eserlerin karşılaştırılması gerekir. Nitekim bu tür çalışmalar Süyûtî’nin olduğu zannedilen bazı kitapların başka müelliflere aidiyetini gösterdiği gibi (Adnân Dervîş, XIII/51 [1993], s. 90 vd.; Abdülilâh Nebhân, XV/ 57 [1994], s. 89-90) ona nisbet edilen bazı kitapların da başkaları tarafından telif edilmiş olması muhtemeldir (Derûbî, XXVII/ 64 [2003], s. 47-49). Meselâ Şâzelî, hocası Süyûtî’nin kitaplarından yapacağı derlemeleri ona nisbet ederek yaygınlaştırma konusunda kendisinden izin aldığını söylemektedir ki (Behcetü’l-âbidîn, s. 280) Şâzelî’nin neşretmiş olması muhtemel bu tür kitapların Süyûtî’ye ait zannedilmesi mümkündür. Sehâvî’nin Süyûtî hakkındaki eleştirilerini bazan acımasızca dile getirdiği eđ-Đavü’l-lâmiine karşılık Süyûtî el-Kâvî fî Târîhi’s-Sehâvî’yi telif etmiş, Sehâvî de buna cevap olarak el-İlân bi’t-tevbîh li-men zemme ehle’t-târîh’i yazmıştır (Şerhu Makamât, neşredenin girişi, I, 63). Süyûtî’nin Kastallânî ile tartışmasının konusu ise Kastallânî’nin onun el-Mucizât, el-Hasâis, Tayyü’l-lisân ve Mesâlikü’l-hunefâ fî vâlideyi’l-Mustafâ adlı kitaplarından intihal yapmış olmasıdır. Uzun süren tartışmalar sonunda Kastallânî bu eleştirileri kabul ederek kendisinden özür dilemiştir. Süyûtî bu konunun ayrıntılarını el-Fârik beyne’l-musannif ve’s-sârik ve Sâhibü seyf adlı eserlerinde anlatmaktadır. Süyûtî’nin bu tartışmalar vesilesiyle kaleme aldığı bazı eserlerin yazılış tarihleri tesbit edilebilmekte, bu tür bilgiler, kendisinin kırk yaşından sonra uzlete çekildiği görüşünün (Abdülkadir eş-Şâzelî, s. 158; İbnü’l-İmâd, X, 76) gerçeği yansıtmadığını, Baybarsiyye Hankahı şeyhliğine getirildiği 891 (1486) yılından sonra fetva vermeye ve ders okutmaya devam ettiğini göstermektedir (el-İstinsâr, I, 226). Buna göre ders okutmaktan ve fetva vermekten tamamen vazgeçmesinin gerekçelerini açıkladığı el-Makametü’l-lülüiyye’yi kırk yaşında yazmış olması mümkün görülse de bu kesin değildir. Zira kendisinin yahut başkalarının fetvalarıyla ilgili bazı eserlerini 894, 897 (1492), 898, 900 yıllarında kaleme aldığı bilinmektedir (Şerhu Makamât, neşredenin girişi, I, 84-85). Ayrıca halkın meseleleriyle ilgilenmemeyi gerektirecek bir inziva anlayışı, onun yıllarca sürdürdüğü müceddidlik iddiasına da uymamaktadır. Vakit kaybı olarak gördüğü tartışmalardan vazgeçerek (Tarzü’l-imâme, II, 708) tam anlamıyla uzlete çekilip kendini telife adaması 906 (1500) yılından sonradır (Hammûde, s. 106, 116). Hadis İlmindeki Yeri. Hadis ilmine dair belli başlı konulardaki görüşlerini sıralayacağını söyleyen (et-Tehaddüs, s. 234), ancak bilinmeyen bir sebeple bu listeyi yarım bırakan Süyûtî’nin hadisle ilgili bazı görüşleri şöyledir: 1. Müteahhirîn döneminde önceden hakkında hüküm bulunmayan bir hadisin sahih li-zâtihî olduğuna değil sahih li-gayrihî olduğuna hükmedilebilir. 2. Râviler hakkında cerh ve ta‘dîl yapma imkânı kalmadığından hadislerin sıhhati konusunda artık kitaplara güvenmek gerekir (Şerhu Elfiyyeti’l-Irâki, s. 147). 3. Cevâmiu’l-kelim olmamak kaydıyla hadislerin mâna ile rivayeti câizdir. 4. Mütevâtir için gerekli asgari râvi sayısı ondur. 5. Hadiste yalancılığı sabit olan kişi tövbe etse de rivayetleri kabul edilmez (et-Tehaddüs, s. 234; Lahhâm, s. 400). 6. Bir hadisin mevzû olduğu metnine bakılarak da anlaşılabilir (Tedrîbü’r-râvî, I, 274). 7. Buhârî ve Müslim’in ortaklaşa rivayet ettikleri hadislerin sıhhati kesindir ve kesin bilgi ifade eder. 8. İcâzetsiz mükâtebe sadece icâzetten ve münâvelenin birçok çeşidinden üstündür. 9. Hadislerin i‘mâli ilgasından evlâdır (Tarzü’l-imâme, II, 749-750). Eserleri: Tefsir ve Kur’an İlimleri (aş.bk.): Hadis Usulü. Fıkıh. Usûl-i Fıkıh, Usûlü’d-dîn, Tasavvuf. Lugat, Sarf, Nahiv. Meânî, Beyân, Bedî‘. Edebiyat. Tarih. Diğer Eserleri. Literatür. Süyûtî hakkında Türkiye’de gerçekleştirilen akademik çalışmaların sayısı çok azdır. 2008 yılı itibariyle Süyûtî’ye dair sadece bir doktora tezi yapılmış (Recep Aslan, 2007, Süyûtî’nin Hadis İlmindeki Yeri, AÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü), Süyûtî ile ilgili olarak çoğu edisyon kritik, tercüme ve eser tanıtımı türünden sekiz yüksek lisans tezi hazırlanmıştır: Mahmut Kavaklıoğlu (1989, MÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü); Mevlüt Karayılan (1994, AÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü); Şahabettin Ergüven (1998, MÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü); Caner Akdemir (2000, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü); Ali Böcül (2005, Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü); Murat Atasoy (2006, Gaziosmanpaşa Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü); Emel Keleş (2007, SÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü); Ahmet Canbek (2008, Harran Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü). husbands who cheat open dating for married men click here read here why do married men cheat click beautiful women cheat what makes husbands cheat |
Dipnotlar | ||
Hocaları |
Öğrencileri | ||
1. Alkami, Şemsüddin Muhammed b. Abdirrahman b. Ali el Alkami |
Eserleri | ||
1. el İtkan Fi Ulum el Kuran | 2. Celaleyn Tefsiri | 3. El Müzhir Fi Ulumil Lüğa |
4. Ed Dürrül Mensur Fit Tefsir Bil Mesur | 5. Katful Ezhar Fi Keşfil Ezhar | 6. Et Tahbir Fi İlmit Tefsir |
7. Lübabün Nükul Fi Esbabin Nüzul | 8. El İklil Fi İstinbatıt Tenzil | 9. Muterekul Akran Fi İcazil Kuran |
10. Tabakatül Müfessirin | 11. Tenasukud Dürer Fi Tenasubis Suver | 12. Merasidül Metali Fi Tenasübil Mekati Vel Metali |
13. el Cami es Sagir | 14. el Eşbah ve en Nezair |
H. Bilgi Kaynakları | ||
http://www.davetci.com/d_biyografi/biyografi_csuyuti.htm click here why men cheat on beautiful women why do married men cheat
|
Yazara Ait Ses Dosyaları | |||||
|
Yazara Ait Videolar | |||||
|
Yazara Ait Görsel Eserler | |||||
|