f
|
![]() |
لمؤلف المقالة | الكتب | الكتب الألكترونية | المقالات | المقالات حوله |
الكتب للمؤلف | |||||
|
الكتب الالكترونية للمؤلف | |||||
|
المقالت للتعريف بالمؤلف | |||||
|
ملخص |
Halbuki onu öldüremediler de, asamadılar da. Fakat, onlara benzer bir durum gösterildi. (Onlara tereddüt verildi manası da mümkündür. Birçok müfessir de (öldürdükleri) kendilerine (Isa'ya) benzer gösterildi manasını verirler.) Onun hakkında anlaşmazlığa düşenler, o hususta tam bir şüphe içindedirler. O hususta bilgileri yoktur, sadece zanna tabi olurlar. Kesinlikle, onu öldürmediler. Bilakis, Allah, onu Kendine yükseltti. Allah, mutlak galip, yüce hikmet sahibidir. |
نص المقالة [Yazdır/Print] |
Kur'an-ı Kerim'de Hz. İsa'nın Hüviyeti 1- Hz. İsa'nın hüviyeti Hz. İsa, Hz. Meryem'in oğludur. Meryem, cennet hanimlarinin en faziletli birkaç hanimindan biri, bazi alimlere göre de nebiyye (peygamber) olan pek mümtaz bir hanimdir. Tertemiz bir sülalenin, dogumundan itibaren tertemiz büyüyüp yetismis, ilahi kerametlere mazhar olmus bir kerimesidir. Kur'an'da 19. sure onun adini tasidigi gibi, hacim itibariyla ikinci uzun sure olan al-i Imran suresi de, özellikle Hz. Isa ile Hz. Meryem'den bahsettiginden, bu ismi almistir. al-i Imran, Imran hanedani demektir. Imran ise, Meryem'in babasi, Hz. Isa'nin anne dedesidir. Bu surede Allah, Hz. adem ve Hz. Nuh'u, Hz. Ibrahim (aleyhimüsselam) hanedani ile Im ran hanedanini, topyekün beseriyetten süzüp, bütün insanlara üstün ve onlara rehber kildigini bildirir. Meryem'in dünyaya gelisi, mabede vakfedilisi, enistesi olan Hz. Zekeriyya (a.s)'in velayeti altinda yetismesi, mabedde mazhar oldugu kerametler, melaikenin kendisini temiz bir evlatla müjdelemesi uzunca anlatilir.1 Meryem'in annesinin adi Hanne'dir. Meryem, daha b) Hz. İsa'nın doğumu Bilindigi üzere melaike, insan hayati ile ilgili islerle vazifelendirilmistir. Insanin ana karnina düsmesi, melaikenin ruh üflemesiyle3 oldugu gibi korunmasi, amellerinin yazilmasi, bagislanmasi, ilhamlari... Ve nihayet dünyadan ayrilmasi da o ruhani, ilahi elçiler vasitasiyla olur. Allah'in yüce iradesi Hz. isa'yi yaratmayi iktiza edince, indinden Ruhu (Cebrail'i), pakize Meryem'e gönderip hayat nefhasini üflemekle görevlendirmisti. Böylece, yine Zati'nin koydugu normal nizama uymamakla, deterministlerin zannettikleri gibi yarattigi tabiatin esiri olmadigini, her seye kadir oldugunu göstermek istiyordu. Özellikle, maddilesmis, ruhu inkar edecek hale gelmis ve Yunan felsefesinin tesirinde kalmis o yahudilere böyle bir ders verilmesi gerekiyordu.4 Meryem isi anladi. Daha önceki çilelerinden daha çetin bir imtihanin basladigini idrak ederek, ister istemez ilahi takdire boyun egdi.5 Derhal hamile kaldi. Karninda hareket hissedince mabedden ayrildi. Derken, ona hamile kaldi. Onunla uzak bir yere çekildi. Dogum sancisi onu bir hurma dalinin altina sevketti Keske, dedi, bundan önce ölseydim unutulup gitseydim! Altindan bir ses söyle dedi ona Üzülme, Rabbin senin altinda bir su arki meydana getirdi, hurma dalini kendine dogru çekip silkele, üzerine taze hurma dökülsün. Ye, iç, gözün aydin olsun! Eger insanlardan birini görürsen Ben Rahman için (susma) orucu adadim, bugün hiçbir insan ile konusmayacagim. Onu alip kavmine getirdi. Dediler ki Ey Meryem! Sen tuhaf bir is yaptin. Ey Harun'un kardesi! Baban kötü bir adam degildi, annen de iffetsiz degildi (sen ne yaptin böyle) (Meryem, konusmalari için) çocugu gösterdi. Dediler ki Besikteki çocukla nasil konusuruz Çocuk Ben, Allah'in kuluyum dedi, (O) bana kitap verdi, beni peygamber yapti. Beni, bulundugum her yerde insanlara yararli kildi. Hayatta oldugum müddetçe bana namaz kilmayi, zekat vermeyi emretti. Beni anneme karsi hayirli evlat kildi, baskaldiran bir zorba yapmadi. Dogdugum gün de, ölecegim gün de ve diriltilecegim gün de bana esenlik verilmistir. Iste Meryem oglu Isa. Süphe ve ayriliga düstükleri hususta isin gerçegi budur. Çocuk edinmek Allah'a yarasmaz. O (böyle seylerden) münezzehdir. Bir isi yapmak istedi mi sadece ol der, (o da) oluverir.6 Dinin özüne ait olmayan, ders vermek maksadi tasimayan hususlarda Kur'an'in ayrintili biyografik bilgi vermedigi malumdur. Binaenaleyh, Hz. Isa'nin yetisip büyümesi, gençligi ile ilgili teferruat onda bulunmuyor. Hadis-i seriflerde de bu mevzuda bilgi bulamiyoruz.7 Bu hususta, mevcut Incillerde de pek sihhatli bilgi yoktur. Müphem, hatta çeliskili bilgiler verirler.8 Zaten bilgi bulunsa da, onlar görgü sahitleri tarafindan yazilmadigindan ve isnat kuvvetli olmadigindan kesinlik ifade etmezler. Markos ile Yuhanna Indileri, dogumu hakkinda pek bir sey söylemiyorlar. Matta ile Luka, anne tarafindan soy kütügünü verirler. Fakat Matta, Hz. Isa ile Hz. adem arasinda 26 baba sayarken, Luka 42 isim sayar (Matta 1 ve 2. Bap; Luka 1 ve 3. Bap). Bu büyük farklilik da güvenilirlikleri konusunda tereddüt uyandirmaktadir. Indilerin degerlendirilmesine göre Hz. Isa'nin, adini tasiyan milad baslangicindan önce 4 veya 5 yilinda, kral Büyük Herodun ölümünden birkaç ay önce dünyaya geldigi anlasilmaktadir9. c) Hz. Isa'nin risaleti ve mucizeleri --------------- Hz.Isa'nin peygamberligi fani lezzetlerin ve maddi servetin hersey sayildigi ruhsuz ve havasiz madde hapishanesi haline gelen dünyaya ruhun soluklarini getirdi. Mesih,ilahi,tertemiz bir ruh olarak geliyordu.11 Allah onu Rühulkudüs'le teyit ediyordu.12 Çünkü insana ilahi ruh üfleyen Yüce Rabbimiz 13 onu ruhsuz,soluksuz birakmaz,beden sehvetlerinde hapsetmez,çürütmezdi. Nasil ki Rühülemin'in 14 Rühülkudüs Cibril'in 15 getirecegi ilahi bir ruh olan Kur'an da 16, mutlak risaletin tek sahibine Hz.Muhammed (s.a.s)'e kainatinruhu ve suuru olmak üzere ihsan edilecekti. Hz.Isa (a.s) bir ruh gibi gelerek ruhu müjdeledi,ruhlara soluk getirdi. Dünya servet ve kuvvetinin pesinde hirsla kosmak sebebiyle ruhu unutmus ve neticede gah Mezopotamyali, gah Yunanli, gah Romali müsrik güçlerin esiri olarak ruhlari zillete düsmüs, ruhsuzlasmis o yahudilere, ruhun kuvvetlerini gösterip ayaga kaldirmak, dünya ve ahiret mutluluguna götürmek istedi. ----------- Dogumundan itibaren ruhun esas oldugu dersini veren bir canli ayet, bir bürhan-i natik idi. Peygamberliginden sonra da Allah Teala tarafindan, nice mucize ve ayetlerle te'yid edildi. Ona verilen mucizelerin ekserisinin, hatta hepsinin ruhla ilgili olmasindan anlasilan odur ki, ruhun kuvvetlerini göstermesi, ruhun soluklarini dünyaya üflemesi, murad-i ilahidir, mesajinin agirlik merkezi ve özüdür Babasiz dünyaya gelen ve pek küçük bir bebek iken konusan Hz. isa'ya Tevrat ögretildi, Incil gönderildi. Kuslar gibi mütevekkil olan o hazretin duasi ile, Cenab-i Hakk, yildizlarla yaldizladigi semadan bir ziyafeti, onun havarilerinin önüne indirdi.17 Kus seklinde çamurdan yaptigi suretlere ruh verildi, kus olup uçtular. Körlerin gözüne fer ve can verdi, onulmaz ala tenlileri ruhani tedavi ile iyilestirdi. Hatta bu ilahi ruh mucizesi, ölülere bile ruh verdi, diriltti18. Nice ruh hastasina onun diriltici soluklari sifa sebebi oldu. Ne yazik ki, asil itibariyla kendilerine gönderildigi halde o zamanki yahudilerin çogu, ölüleri bile dirilten bu ruhla hayat bulmadilar. Halbuki Allah, onun nefesiyle ölüleri diriltmekle, onlara ve herkese su gerçekleri göstermek istiyordu Ümitsizlige kapilmayin; her derdin çeresi, her hastaligin sifasi bulunabilir, ölüler bile dirilir Allah'in izniy le. Çürümüs ruhlar hayat bulabilir. Müsrik zalimlere, iman ruhu ile dirilen erler nice dersler verebilir; onlari öldürmek isteyenler, onlarda dirilebilir. Roma'dan kalkip gelen müsrik, nasil olur da Kudüs'teki mü'mini esir eder, boynundan çekip istedigi tarafa sürer Allah o ölüleri dirilttigi gibi, ölmüs nice ruhlari dünyada ve çürümüs bütün cesetleri ahirette diriltir. Dünya sahifesini kapatip, ahiret sahifesini açacak, islerin karsiligini verecektir, hazirlaniniz! Ama muhatabi yahudiler, büyük çogunluklari itibariyla, aç kurtlar gibi fani dünyaya saldiriyorlardi. Hz. Musa'nin talimatinin temellerinden olan ahireti bile inkar ediyorlardi. Ellerindeki muharref Tevrat'ta, ahiret görünmez olmustu. Milada yakin zamanlara kadar epeyce bir zamandan beri, yahudi, ölümden sonra, yer altinda ölüler diyarinda (sheol), gölgeler (rephaim) halinde, hayatiyet belirtilerinden yoksun bir sekilde kalacagina inanirdi. Miladdan önceki ikinci asirdan itibaren Filistin'de Daniel kitabi ile (12,2 vd.) ahiret gününe ve ölülerin diriltilecegine dair inanç, yeniden baslar.19 Fakat üç büyük yahudi grubundan Sadukiler (Sadduceennes) firkasi, ahirete inanmamakta devam eder.20 Din adamlarindaki mal hirsi, normal yahudilerdekinden daha fazla idi. Üstelik mali, dünyevi çalisma kapisindan degil, halkin dini duygularini istismar ederek, mesela fakirlerin sunduklari adaklar, kurbanlar suretinde temin ediyorlardi. Rüsvet ve faiz gibi haksiz yollarla halkin malini yiyorlardi21. Mesih, bunlari siddetle kinayacakti.22 Ferisiler grubu ise yalniz müttakilerin kiyamette diriltilip Mesihin hakimiyetine katilacaklarina ve ebedi olarak mutlu bir dünya hayati süreceklerine inaniyorlardi. Yani ba'se inananlar da, yine bir dünya hakimiyet ve saadetine nail olmak seklinde, bir ikinci hayat inanci tasiyorlardi.23 d) Yahudilerden Ferisilerle mücadelesi Bir seferinde Ferisiler kendisine söyle bir komplo hazirladilar Mensuplarindan birini Hirodesi'lerle25 birlikte onun yanina yollayip söyle dedirttiler Aziz üstad, biliriz ki sen dogrusun ve Allah yolunu dogrulukla ögretirsin ve kimseyi kayirmazsin; çünkü insanlarin sahsina bakmazsin, Imdi bize söyle, sana göre Kaysere vergi vermemiz caiz mi degil mi Hz. Isa, onlarin seytanliklarini anlamis oldugundan söyle cevap verdi Iki yüzlüler, niçin beni deniyorsunuz Bana vergi parasini gösterin. Isa'ya bir dinar getirdiler. Isa da onlara dedi Bu resim ve yazi kimindir Onlar Kayser'in dediler. O vakit Isa onlara Öyle ise Kayser'in seylerini Kayser'e ve Allah'in seylerini Allah'a ödeyin dedi.26 Görüldügü üzere, Ferisiler ile Roma taraftarlari Hz. Isa (a.s)'in tecdid hareketini durdurmak için, onu Roma devleti ile karsi karsiya getirmek ve hareketin neticeye gitmesinden önce onu ezdirmek istiyorlardi. Vergi verilir deseydi, kendi talimatina zit hareket etmis olacak ve onlar tarafindan sirk otoritesini tanidi, diye dini bakimdan, yahudiler nezdinde müskil duruma düsecekti. Verilmez dese, isgalci devlet gücünü karsisinda bulacakti. Hz. Isa, onlarin oyununa gelmedi, ayni anda iki mana tasiyan bir sözle tuzaklarindan kurtuldu. Fakat daha sonra hem hiristiyanlar, hem de baskalari, kasitli olarak, bu sözü yalniz bir tarafa çektiler, ibadetin Tanriya, itaatin ise her devirde is basina geçen kim olursa ona yapilmasi gerektigi manasinda kullandilar. Halbuki Hz. Isa Kayser'in resmini ve ismini ona geri verin. Allah'a yapilmasi gereken itaat borcunu da O'na karsi yerine getirin demek istemisti. Bir defasinda da Katipler27 ve Ferisiler zina halinde yakalanmis bir kadini onun yanina getirdiler. Onu ortaya koyarak Hz. Isa'ya dediler Üstad, bu kadin zina islemekte iken tutuldu. Bu gibilerin taslanmasini, Musa, seriatta bize emretmistir. Sen ne dersin Isa'yi suçlu çikarmak için kendisini denemek üzere böyle dediler. Fakat Isa, egilip parmagi ile yere yazi yaziyordu. Kendinden sormaya devam etmeleri üzerine dogruldu ve onlara dedi Kadinin üzerine sizden günahsiz olan ilk tasi atsin! dedi ve yere egilip yazi yazmaya devam etti. Bunu isitince, ihtiyarlardan baslayip sonuncusuna kadar birer birer çiktilar. Isa'yi yalniz biraktilar, kadin da hala ortada idi. Isa dogrulup ona dedi Kadin, onlar nerede Kimse sana hükmü tatbik etmedi mi Kadin Kimse, efendim dedi, Isa Ben de sana hükmetmem, git, bundan sonra artik günah isleme! dedi.28 Maksatli olarak tuzak sual soran Ferisilere kalsa, Hz. Isa'yi ya kuyuya ya da hendege yuvarlayacaklardi. Cezasi recimdir dese, yürürlükteki Roma kanunu ile karsisina çikip Iste kanuna karsi gelip ortaligi karistiriyor diyeceklerdi. Öbür tarafa da dönüp Ey ahali! Gelin de bu yeni peygambere inanin! Sirtinizi dönün de var gücüyle size recmi uygulasin diyeceklerdi. Recimden baska bir ceza ile hükmetseydi bu sefer de, halk arasinda onu lekeleyip söyle diyeceklerdi Gelin de peygamberlik iddia eden su adama... dünya menfaati ugruna dinini satan, Tevrat seriatini ilga eden su adama inanin bakalim! Fakat Hz.Isa, tuzaklarini baslarina geçirdi Sizden günahsiz, namuslu olan ilk tasi atsin. Sirf bu sözü isitmekle o sahte seriatçiler ve bilginler, etrafindan dagildilar. Sonra kadinin da tek kaldigini görünce, onu tevbeye davet edip nasihat etti. Zira kendisi, onun hakkindaki hükmü infaz edecek kadi (hakim) olmadigi gibi, ortada ser'i ahkamin infaz edildigi bir nizam da yoktu.29 Halbuki hiristiyanlar, arzularina uyarak, bu hadiseden yanlis sonuçlar çikarmislar, zina haddini iptal etmislerdir. Hiristiyanlikta zina, cezayi gerektiren bir suç olmaktan çikarilmistir. Sadece eslerin evlilige son vermesi için bir sebep sayilmaktadir. ------------------ Muarizlari, Hz. Isa (a.s)'nin açik bir tarafini bulamayinca, aleyhinde yalan ve iftira uydurdular. Onlarin bütün cemaati ayaga kalkti, Isa'yi Pilatus'un 30 önüne götürdüler ve Biz, bu adami, milletimizin fikrini karistirmakta, Kaysere vergi verilmesine mani olmakta ve kendisinin Mesih, Kral oldugunu söylemekte bulduk diye ihtam etmeye basladilar. Fakat Pilatus Ben bu adamda suç bulmuyorum dedi. Fakat onlar Galile'den baslayip bütün Yahudiyede halki kiskirtiyor diye israr ettiler. Sonra Pilatus Hz. isa'nin Galile'li oldugunu düsünerek orayi yöneten Herod'a gönderdi. O de suç bulamayarak iade etti. Pilatus, yine suçsuzlugunu ileri sürüp serbest birakmak istedi. Fakat onlar Haça ger, haça ger! diye bagirdilar. Pilatus, yine masumlugunu ileri sürdü. Fakat etrafindaki yahudiler, bir isyan havasi içinde yüksek sesle yine haça gerilmesini ifade ettiler. Onlarin sesleri üstün geldi ve istedikleri olsun diye Pilatus hüküm verdi ve Isa'yi onlarin muradina birakti.31 Böylece Vali Ponce Pilatus'tan tevkif emri çikarttilar, o da yakalatip onlara teslim etti. Yahudi Sanhedrin'i 32 onu idama mahkum etti. e) Hz. İsa'nın akibeti Kur'an-i Kerim'i İngilizceye çeviren George S. Sale söyle diyor Bazi kimseler, bu düsüncenin Muhammed'in kendi icadi oldugunu sanirlar. Fakat yanilmaktadirlar. Onun zamanindan çok önce bazi Hiristiyan mezhepleri bu düsünceyi benimsemislerdi (sonra bunlardan Basilid'ler ile Cerinthi'ler ve Carpocrati'leri sayar). Photius, okudugu, Resullerin Seyahatleri aldi eserde, gördükleri arasinda su cümlenin de bulundugunu yaziyor 'Isa çarmiha gerilmedi, bir baskasi onun yerine çarmiha gerildi. Onun için onu çarmiha gerenlere güldü.35 Bu husustaki Kur'an ayetinin meali söyledir Halbuki onu öldüremediler de, asamadilar da. Fakat, onlara benzer bir durum gösterildi. (Onlara tereddüt verildi manasi da mümkündür. Birçok müfessir de (öldürdükleri) kendilerine (Isa'ya) benzer gösterildi manasini verirler.) Onun hakkinda anlasmazliga düsenler, o hususta tam bir süphe içindedirler. O hususta bilgileri yoktur, sadece zanna tabi olurlar. Kesinlikle, onu öldürmediler. Bilakis, Allah, onu Kendine yükseltti. Allah, mutlak galip, yüce hikmet sahibidir. 36 Müfessirlerin ekserisi, bu ayete ve Hz. Isa'nin ölmedigini, kiyametten önce gelip haçi kirarak, domuzu haram kilarak, adaletle hükmedecegini bildiren hadis-i seriflere bakarak, onun ruhu ve bedeni ile semaya yükseltildigini kabul ederler.37 Dipnotlar : 1) al-i Imran, 33-49.
|
مقالات حول مضمون هذه المقالة | |||||
|